Laiklik devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil  akla ve bilime dayandırılmasıdır. 
Laiklik, dinin doğru uygulanabilmesinin teminatıdır!..

O; tarih boyunca hakkında elli bine yakın kitap, yüz binlerce makale yazılmış tek Türk’tür!..

Tarihe Dair Notlar
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam20
Toplam Ziyaret149900

27 Ocak

 

 

1937 -  Atatürk'ün, Kurun gazetesinde Hatay davası ile ilgili olarak Asım Us imzasıyla yayımlanan beşinci başyazısı: "..Türkiye Cumhuriyeti çok haklı olduğu Hatay davasını ortaya atarken bunun bütün sonuçlarını düşünmemiş olduğunu kim iddia edebilir? Dava uluslararası olmuştur. Davasında haklı olan Türkiye'dir. Artık, dinlenilecek sözün kimin ağzından çıktığına çok dikkat etmelidir. Türk'ün sözü, Türk'ün haklı ve yerinde sözü Türk'ün kendisidir. Ona uymamak, onu tanımamak, onu hiçe saymak, buna cesaret gösterenlerin düşünmedikleri akıbetle karşılaşacaklarına asla şüphe etmemelidir."

*Cenevre'de Milletler Cemiyeti toplantısında Hatay'ın bağımsızlığının kabul edilmesi. (Bu karar, 29 Mayıs 1937'de Cenevre'de toplanan Milletler Cemiyeti Konseyi'nde de Hatay Anayasasıyla beraber onaylanmış, bağımsızlık rejimi 29 Kasım 1937 günü yürürlüğe girmiştir. 2 Eylül 1938'de Hatay Millet Meclisi açılarak Devlet Bakanlığı'na Tayfur Sökmen seçilmiştir. Devletin adı "Hatay Devleti" olarak kabul edilmiş, 23 Haziran 1939'da Türkiye ile Fransa arasında yapılan antlaşma ile de Hatay Türkiye'ye bırakılmış, 7 Temmuz 1939 tarih ve 3711 sayılı Kanunla yeni Hatay ili kurulmuştur).

*Atatürk'ün, Milletler Cemiyeti toplantısında Hatay'ın bağımsızlığının kabul edilmesi üzerine Başbakan İsmet İnönü'ye telgrafı: "Başarılmış olan millî davada izlenen uygar ve insanî yola, uluslararası lâyık olduğu kıymetin verileceğine şüphe yoktur. Türkiye Cumhuriyeti haklı olduğuna inandığı davasını, büyük ve âdil hakem heyeti olmasını daima arzu ettiği ve bu sıfat ve yetkisinin daha çok çetin meselelerin çözümünde en yüksek kudret ve kuvvete sahip olmasını temenni ettiği Milletler Cemiyeti'ne bırakmakla insanlık adına isabetli bir harekette bulunmuştur. Bu suretle uygarlık adına da yüksek bir vazife yapmış olmakla sadece takdir ve tebrike lâyıktır!"

*Atatürk'ün 27 Ocak 1937 tarihli telgrafına Başbakan İsmet İnönü'nün cevabı: "Hatay davasında hükümetin izlediği yol ve  hareket, yüksek şefimizin  ilham ve telkini eseridir."